-Sanırım onunla evleneceğim. LAN ÇIĞLIK ATTIM RESMEN BURAYI OKUYUNCA LSDJŞLFJAEWKLJFWEKA KANKA BEN ÇOK SEVDİM BU ÇAPKIN LOGAN'I, YERİM ABİ YA :)))))))) SKY BAYILDI :OO LIAM NAYAK LAN, ANGEL DA STAJYER FALAN ÇOK HAVALI HA. ÇOK GÜZEL KANKAM, DEVAAAM.
-Şizofren mi? -Hayır sadece başlangıcı, iyilesebilir. Ama arasıra sanri görüyormuş, bi de agresif tabi. -Dünya dili lütfen. -Tamam boşver Candice, hallolacak.
Candice omuz silkti ve arkadaşının elini tuttu.
-Angel, her şey düzelecek, emin ol. -Şu seninki değil mi?
Candice arkasını dönünce Logan'ı gördü. Yanında da Harry ile Hazel vardı.
-Hazel'in onlarla ne işi var?
Hazel yanlarında durdu.
-Selam kızlar. -Onlarla ne işin var? -Kıvırcık olan benim tango hocam, diğeri de üniversiteden arkadaşı. Neden sordun?
Angel güldü.
-O mavi gözlü seksi şey, Candice'den hoşlanıyor.
Hazel gülerek gözlerini açtı.
-Ama Candy aşka karşı değil miydi?
Candice gözlerini devirdi.
-Benimle uğraşmayın artık.
Kızlar güldüler. Seti kapıda gözüktü.
-Ne bu neşe?
Logan ve Harry bir masaya oturdular. Angel onları süzdu.
-Tango hocan da çok seksi.
Hazel onun saçını çekti.
-Sulanma. -Vay canina, bir aşk mı doğuyor? -Hala orta okulda gibisin Angel.
Angel güldü. Hazel de bir sandalye çekip oturdu. Seth elinde bir bira ile gelip masaya koydu.
-Yan masadan yolladılar.
Candice dönüp baktığı zaman Logan ona el salladı. Candice kaşlarını çattı ve bardağı alıp birayı yere döktü. Logan kizarirken yutkundu, kızlar gibi Harry de kahkaha attı. Logan başını masaya koydu. Candice bardağı Seth'e verdi. Seth de Logan 'ın masasına koydu.
*4 ay sonra...*
Adam kapıyı açınca Ocean ile göz göze geldi.
-Ocean! -Merhaba. -Hoş geldin.
Yalandan sarıldılar.
-Dylan'ı almaya geldim. -Hazel'le birlikte parka gittiler. Gelirler yakında, içeri gelsene. -Hazel mi?
Adam güldü.
-Evet evdeki kızlar problemler yaşadığı için aylardır bende kalıyor. Normalde bir gün için gelmişti. -Neden Louis ile kalmadı.
Adam'ın yüzü asıldı.
-Bilemiyorum beni daha yakın buluyor olmalı.
Ocean başını salladı.
-Hadi içeri gel.
İçeri girdiler. Ocean birkaç adım attı.
-Evin, değişmemiş. -Evet, fazla zaman gecirmiyorum.
Ocean ona döndü.
-Candice ile aranız nasıl? -Barıştık, eskisinden daha iyiyiz. -Gerçekten çok sevindim.
Adam ona bir adım yaklaştı ve elini tuttu.
-Sana artık bunu sormam gerek Ocean, tutamıyorum. Beni artık sevmiyor musun?
Ocean onun çok sevdiği kıvırcık saçlarına ve güzel kahve gözlerine baktı.
-Seviyorum. -O zaman neden en yakın arkadaşımla evlendin? -Evde bir baba figürü olmalıydı. -Ben zaten onun babasıyım.
Ocean başını salladı.
-Artık olmaz Adam, bundan sonra olmaz. -Hala benim soyadımı taşıyorsun, beni hayatından çıkartmadın. Mutlu musun onunla mutlu musun? -Seninle olduğum kadar değil.
Adam gülümsedi ve onun boynuna elini koydu. Ocean istemsiz ona yaklaştı. Şimdi nefesleri birbirine karışıyordu. Adam onun elini bıraktı ve kolunu okşayarak belinden tuttu. Ocean'ın kolları hala iki yanda duruyordu. Gözleri dolmuştu. Adam'ın kokusu onu çileden çıkarıyordu. Zaten bu kokuya aşık olmuştu ilk önce.
Aklına onu gördüğü ilk zaman geldi. Gözlerini ondan alamamıştı. Bir de aynı bölümde oldukları ortaya çıkınca iyice delirmisti. Lacivert uniforma onun dışında kimseye bu kadar yakışmıyordu. Ocean gözleri dolu dolu gülümsedi.
-Neden guluyorsun? -Seni gördüğüm ilk gün aklıma geldi.
Adam güldü ve konuşmaya başladı.
-Benim yici aklımdan çıkmadı.
Konuşurken naneli güzel bir hava tanecigi ağzından ucup, Ocean'ın yüzünü yaladi. Ocean kokuyla büyüledi. Lanet koku hastalığı, her kokuyu rahatlıkla seçmek zorunda mıydı?
Adam bu güzel kokuyla başını ona yaklastirirken Ocean kendini çekmedi ve iki yıl sonra ilk kez dudakları birleşti.
Alkış sesi onları ayirdi, kıpkırmızı bir halde Hazel'e baktılar.
-Şimdi olmaz çocuklar.
İkisi de gülerken Dylan geldi. Anne diye, koşan minik çocuk tüm ortamı dağıttı. Ocean oğlunu kucaklarken, Adam ve Hazel bakisiyordu. Hazel gülüyordu ve Adam'sa hala kırmızı bir haldeydi.
Harry'ye asılmayın,s*kerun asdhdhsjdh AY ADAM VE OCEAN OYŞ OYŞ DYLANI DA YERİM KENDİMİDE AYH AJDFGSJDHSSJJD ÇOK GÜZEL BEBEĞİM YA YERİNG AŞIK OLDUM DIDIM PITS :oley:
Mary önündeki büyük dondurma kutusunu masaya bıraktı ve telefonuna uzandı. Titreşimleri o kadar tizdi ki kulağını tırmalıyordu. Tuş kilidini uyuşmuş parmakları ile açtı. saatlerdir elindeki dondurmayı tutuyordu ve elleri donmustu.
-Alo.
Ağzından çıkan kırık sese kendi de şaşırmıştı.
-Mary. -Efendim Aldea. -Louis'nin kafesindeyiz hadi gel. -Hiç halim yok. -Dört aydır okul dışında bir yere gitmedin, hadi artık. -Bilmiyorum. -Yanına koşup seni dışarı atmam kaç saniye sürer. -Sen de dört aydır Niall ile ayrısın, biraz saygı duy. -Dediğin gibi dört ay oldu. Hadi hadi.
Mary telefonu onun yüzünü kapattı. Ve ayaklanip evden çıktı.
***
Mary kafeye geldiği zaman Aldea gözlerini ayırdı.
-Şubat ayindayiz ve terlik pijama ile dışarı mi çıkıyorsun?
Mary kafasını eğip Hello Kity resmi olan pijamasina baktı, sonra da pembe köpek başlı terliklerini suzdu.
-Bence gayet iyi.
Gelip oturdu. Seti yanlarına geldi.
-Kreasyonun çok şık.
Aldea gülerken, Mary ona vurdu. Seti yumrukla sarsıldı.
-Sadece sakaydi.
Mary turuncu saçlarını sol tarafına attı.
-Gerçekten çok eğlendim gidebilir miyim? -Olmaz, seni tanıştırmak istediğim biri var. Seth kaybol.
Seth gözlerini devirdi ve kafeye girdi.
-Işte geliyor.
Mary arkasini dönüp gelene baktı. Gözleri büyüdü.
-Aldea?
Francisco yanlarında durdu.
-Merhaba. -Bu Mary, ve bu de Francisco.
Francisco ona elini uzatti, Mary de şok halinde sıktı.
-Memnun oldum.
Mary hala konusmyordu. Onu dört aydır görmemişti ve şimdi yeniden mi tanışıyorlardi. Aldea'nın hayal gücü çok gelişmiş olmalıydı. Aldea ayaklandı.
-Siz kaynasin.
O giderken Francisco oturdu.
-Anlamıyorum. -Neyi? -Ne biçim bir şaka bu. -Seninle bugün burada, üç sene önce tanıştık. Aynen böyle olmuştu. Sen şoka girmistin sonra Aldea yok olmuştu. Ve ben de dedim ki yeniden tanışırsak belki yaptığımız hataları yapmadan her şeye yeniden başlarız. -Yaptığımız? -Yaptığım.
Bir süre sustular.
-Pekala ne içersin? -Her zamana ne içtiğimi bilmiyor musun? -Hayır. Oyunu bozma Mary.
Mary gülümsedi. Francisco Seth'i çağırdı.
-Ama siz?
Mary ona baktı, Seth yüzünü astı.
-Ne içiyorsun? -Tarcinli latte. -Tamam iki tane tarcinli latte.
Seth giderken Mary eski sevgilisine baktı.
-O gün de ben ne soylediysem ondan istemiştin. -Evet oyunu bozmak istemem.
Mary devamının nasıl geleceğini bildiği için bıyık altı güldü, Seth kahveleri getirdi ve bıraktı. Francisco kahvesinde içti, ama kahve üstüne döküldü.
-Ah!!
Mary gülerek ayaklandı.
-İyi misin? Dur, temizleyelim.
İki yıl önceki gibi, Mary onun gömleğini temizlerken göz göze geldiler. Birbirlerine gülümsediler ve dudakları birleşti.
Seth iki yıl önce olduğu gibi bu sahneyi izlerken, Aldea gelip onun koluna girdi. Ve ona o zaman söylediği cümleyi tekrarladı.
-Bu kader Seth, asla lehine olmayacak.
***
Adam kapıyı açtığı zaman, şaşkınlıkla gülümsedi.
-Maya?
Maya... Adam ve Candice'in en büyük kardeşleri.
-Adam!
Sarılırlarken Tyler elindeki iki bavulu yere koydu.
-Tyler. Hoş geldiniz.
Adam onunla da sarıldı. İçeri girdiler.
-Kışı Alaska'da geçirmek çok zor geldi ve biz de buraya geldik.
Adam ablasının ekini sıkarken gülümsedi.
-Çok mutlu oldum. -Candice ile aran nasıl? -Barıştık? -Ocean ve Dylan?
mary mary, seni sevgilinle tanıştırdım lan asdfghj oğlum o değilde sevgilinin karşısına hello kitty pijaması ve terliklrle çıkmak ne bileyim hoş bide 4 ay geçmiş oha oha lan, okuyamadıklarımıda okuduuum pörfekt canım devam
-Ne var Adam? -Bana gelmenin gerek Candy. -On beş dakika sonra dersim var. Anatomiyi kaciramam. -Daha mezun olmana beş sene var. Nasılsa yakalarsın! -Doktor olamazsam sebebi sensin! -Tamam sana gemide iş bulurum. Çabuk gel.
Candice çantasını ve kocaman kitaplarını alıp Angel'a döndü.
-Gitmem gerek. -Ama anatomi. -Senden not alırım. Görüşürüz.
Candice giderken Angel ofladi.
***
Kapıyı Maya açınca Candice şoka girdi.
-Maya...
Maya gülümsedi ve kardeşine sarıldı.
-Selam küçük kardeşim.
Candice gülümsedi ve Adam'a baktı. Adam sadece omuz silkti. Candice Tyler'a da sarilip oturdu.
-Siz nerden çıktınız? -Biraz kibar ol Candy, kışı burada gecirecegiz. -Tüm kışı mı? -Evet, neden? -Sadece... Çok sevindim.
Candice yapmacık bir gülümseme gösterdi.
-Pekala, Alaska nasıldı? -Ah buz gibi!
Maya sen bir kahkaha atınca Candice de güldü. Tyler ve Maya konuşmaya devam ededursun Candice ve Adam mutfağa geçtiler.
-Neden gelmiş? -Candice kendine gel, o bizim ablamiz. -Aranızda sadece bir yaş var. -Senin hala ablan. Hem ne olmuş, biz aileyiz.
Candice elindeki bardağı vurarcasina koydu.
-Benim ailem değil. -Belki bu aranızdaki sorunları çözmek için bir fırsattır. -Neden ailemle aramdaki herkesle problemim var ki? -Biz başardık, onunla da basaracaksin.
Maya kapıda bitti.
-Yankies maçı başlıyor, ben beyzbol izlemek istemiyorum. Üstelik Orange Country'de hava harika. Dışarı cikalim mı? -Harika olur, ama Yankies maçını izlemek istiyorum. Candy seninle seve seve gelir.
Adam Candice'i bir adım ileri itti. Candice yapay bir gülümseme ve soluk bir sesle konuştu.
-Zevkle.
***
Maya sahile inince ayakkabılarını çıkarttı. Suyu hissetmeye çalıştı. Candice peşinden geliyordu. -Burayı asla terk etmemem gerekiyordu. -Ama ettin.
Maya ona döndü.
-Candice biz kardeşiz, artık kardeş gibi olmamızın zamanı gelmedi mi?
Candice bir kahkaha attı.
-Ciddi misin Maya? Kardeşler ne olursa olsun, birbirleri ile olurlar. Ama sen bizi terk ettin. -Bana ihtiyacınız yoktu. -Emin misin? Bizim kimsemiz yok. Sen benim annem gibiydin. Çünkü annem beni doğurur doğurmaz öldü biliyorsun değil mi? Şimdi ise babam bir bakımevinde ve onu yıllardır hiç ziyaret etmedin.
Maya başını eğip ona yaklaştı.
-Biliyorum. Benim için de zor. Ama üstümdeki yükü tahmin edebiliyor musun? -Ya sen benimkini ediyor musun? Daha çok küçüğüm ve her zaman anneme ihtiyacım var. -Ama kardeşler kavga etseler bile kardeş kalırlar değil mi?
Candice bir adım geriledi.
-Hayır Maya bu sefer değil.
***
Aldea üstünden terler akarken durdu. Soluklandi ve cimlere oturdu. Bugün gerçekten çok iyi koşmuştu. Gözleri krariyordu.
-Şu ister misin?
Zorla başını kaldirdi v sona şu uzatan adama baktı.
-Teşekkür ederim.
Adam da karşısına oturdu.
-İyi misin?
Aldea şu içip ağzını silerken başını salladı.
-Sen de mi kosuyordun?
Adam güldü.
-Aslında seni takip ediyordum. Yani kosuyordum ve seni gördüm. Çok kondisyonlu bir kosustu ve senle yarışmaya başladım. Ama sana yetismenin imkanı yok. -Ben atletim. -Vay canına. -Senin de vücudun çok iyi. -Ama sadece bir avukatım.
oğlum maya ya sinir oldum neden terkediyon lan kızı :D ne güzel geçinip giderdiniz neyse allahım daniel, oğlum yerim lan tabi vücudu iyi asdfghj kanka tişört üstüne yapışıyor muydu? :D böyle sixpackler falan neyse tamam :D çok iyisin devaam